Forex Yorumları

ABD’den açıklanan ekonomik verilerin Dolar olumlu gelmeye devam etmesine karşın dün Almanya’dan açıklanan ithalat fiyat verilerinin düştüğünü göstermiş olması önceki günden yükselmeye başlayan Dolar’ın dün daha da yükselmesine ve bunun da sonucu olarak Euro/dolar paritesinin hızlı bir şekilde 1,12’ye kadar gerilemesine neden oldu. Hisse senedi piyasalarının yükseldiği bir ortamda Dolar faizlerinin de yükselmiş olması, hisselerdeki yükselişin Dolar’ı güçlendirdiğini görüyoruz. Bugün hisse senedi piyasaları dün ve öncesindeki yükselişler sorasında artmaya devam ederse Euro/dolar paritesinin düşmesini beklememek gerekir. Çünkü artık bu noktadan itibaren hisselerdeki yükseliş ekonomiyle ilgili olumlu göstergelere göre değil, FED’in faiz artırımını geciktireceğine bağlı olarak meydana gelir. Bu da paritenin düşmesini değil, yükselmesini gerektirebilir. Dünkü seansta petrol ve diğer enerji fiyatlarında görülen yükselişlerin de etkisiyle bugün seans içinde bir miktar yükseliş görmek mümkün. Eğer ABD’den açıklanacak ekonomik veriler Dolar olumlu gelmez ya da orta karar veriler gelirse, o zaman paritenin seans içindeki düşüşleri ve eş zamanlı olarak hisselerin yükselişi Euro/dolar paritesinde kısa metrajlı alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. Satmak içinse, hisselerin yükselmesini ve Dolar faizlerinin de eş zamanlı olarak yükselmesine bakmalısınız ancak bunun gerçekleşme olasılığı nispeten daha düşük.

İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin ABD’den açıklanan ekonomik veriler gibi olumlu olması Sterlinin yükselen Dolar karşısındaki düşüşünü sınırlandırıyor. Hatta bu durum beklediğimden oldukça fazla yükselmiş Euro/sterlin paritesinin düşmesiyle de kendisini açık bir şekilde gösteriyor. Bugün İngiltere’den açıklanacak veriler Sterlin/dolar paritesine yön verebilecek nitelikte öneme sahip oldukları için paritede sabah saatlerde hareket görebiliriz. Hareketin devamıysa ABD’den gelecek verilere bağlı olacak. Büyük ihtimalle İngiltere’den de ABD’de de olumsuz veri akışı olmayacak ve orta karar veriler gelecek. Bu durumda Sterlin/dolar paritesinin Euro/Sterlin’e göre şekilleneceğini söyleyebilirim. Dün bu paritenin gerilemiş olmasının ardından bugün bir miktar yükselebilecek olması Sterlin/dolar almadan önce biraz daha düşüş beklemenin mantıklı olduğuna işaret ediyor. Bu nedenle İngiltere’den açıklanacak ekonomik veriler Sterlin olumlu olsa da ABD verilerini bekleyip sonradan alım yapma gerekliliğini gösteriyor.

Dün Dolar faizlerinin hisse senedi piyasalarıyla birlikte yükseliyor olması Dolar/yen paritesinin yükselmeye devam etmesi için çok geçerli bir nedendi. Bugünse fürum farklı gözüküyor. Dolar faizlerini yükselişini tamamlamış gözükürken, hisse senedi piyasalarında bir miktar satış denekleri olabilir. Bu durum da dünkü hareketin bir kısmının geri çekilmesi anlamına gelebilir. Diğer yandan Japonya’dan açıklanan son ekonomik verilerin Yen olumlu olması ve perakende sektöründe hareketlenmenin enflasyon verilerinin beklenenden daha Yen olumlu gelmiş olması paritenin yükselişini sınırlandırabilir. Bu durumda yükselişlerde satış denemeleri yapmak faydalı olabilir.

Hisse senedi piyasalarının yükselen Dolar faizleriyle birlikte artış göstermiş olması altın fiyatlarının beklediğimden daha az yükselmesine neden oldu. Oysa eğer gelişmiş ekonomiler dışında gelişmekte olan ekonomilerin borsalarında da belirgin yükselişler görülmüş olsaydı altında daha belirgin bir yükseliş olması kaçınılmaz olurdu. Ne var ki bugünlerde gelişmiş ülkelerin borsalarını takiben gelişmekte olan ülkelerde de borsa hareketleri yukarı yönlü olabilir. Bu durum altın kısa vadede yükselebileceği anlamına gelir. Öte yandan son birkaç seanstan beri konsolide olan emtiaları değerlendirdiğimizde, altının düşüşlerinin alım fırsat verebileceğini söylemek mümkün.

Dün de belirttiğim gibi ihtiyati petrol stoklarında görülen yükseliş, fiyatın son haftalar içinde yapmış olduğu düşüle hiçbir şekilde örtüşmezken, petrolün volatilitesi de aynı senaryoya dikkat çekiyordu Bu ikili durum petrolün bir noktada yukarı yönlü büyük bir hareket yapacağının en belirgin göstergeleriydi ve nitekim dün petrol yüzde 10’un üzerinde çok belirgin bir yükseliş yaptı. Bu yükseliş hisse senedi piyasaları ve artan faizlerle de kendisini teyit eder nitelikte olduğundan, yükselişin hemen ardından bir düşüş olacağını beklemek gerekir. Şayet eğer düşüşler olursa, bunlar alımlarla karşılanacak ve petrol senası ve haftayı yükselerek kapatacaktır. Olası bir yükseliş ise hafta sonuna girmeden daha önceden alım yapanlar açısından bir kar realizasyonu olarak değerlendirmelidir.

Dün ABD’den açıklanan dayanıklı tüketim mal siparişlerinin yükselişi sayesinde artan Dolar faizleri iş başındaydı. Faizlerdeki yükseliş çok belirgin olunca, emtia fiyatlarında yaşanması gereken yükseliş Dolar’ın değer kazanımıyla gecikti. Emtialarda yükseliş hareketleri bugün ya da yarından itibaren başlayabilir ancak Dolar’ın dünkü hareketi Euro/dolar paritesinin düşüşünü açıklar nitelikte. Öte yandan dünkü bültende de özellikle altını çizdiğim gibi, Çin’in oynak kur politikasına yönelmiş olması Çin’deki faiz indirimlerinin Yuan’ın düşmesine değil, olsa olsa ekonomik faaliyetlerdeki artışı güçlendireceğinden bu durum son zamanlarda düşen borsalar nedeniyle gerileyen faizlerin, özellikle de Dolar faizlerinin yükselmesine neden olabileceğini belirtmiştim. Bugünden İtibaren Dolar’da hem teknik hem de temel nedenlere bağlı olarak seans içinde bir miktar yükseliş görülebilir. Temel nedenlere bağlı olması da daha çok emtialarda olabilecek yükselişlerden kaynaklanıyor. Dolayısıyla Dolar faizleri hareketini dün yapmış olmasının ardından bugün emtialardaki yükseliş, göreceli olarak Euro’nun biraz değer kazanmasına neden olabilir ama bu çok belirgin yükselişlerle kendisini göstermez.

Yükselen Dolar faizleri bir yandan Dolar’ın değer kazanmasına neden olurken, yükselen hisse senetleri Sterlinin yükselmesi için bir fırsat veremedi. Bunun nedeni Avrupa’dan gelen Euro olumlu veriler sayesinde Euro/sterlin paritesinde yaşanan hızlı yükselişin ardından bu paritedeki düşüşün çok sınırlı olmasından kaynaklanıyor. Bugün İngiltere’den konut fiyat verileri, ABD’dense ekonomik büyüme ve istihdam verileri açıklanacak. Eğer İngiltere’deki ya da ABD’deki veriler olumlu açıklanırsa bu durum çok yadırganmayacak ancak eper herhangi bir tanesi olumsuz açıklanırsa, hangi ülkenin verisi olumsuz gelirse, diğer ülkenin parası göreceli olarak değer kazanmak isteyecek ancak bu hareketin çok sınırlı olmayacağını düşünüyorum. Daha çok yatay bir piyasa görebiliriz.

Yükselen Dolar faizleri ve hisse senetleri, bir arada olunca Dolar/yen paritesinin yükselişi neredeyse kaçınılmaz oluyor. Öte Yandan Japonya’dan açıklanan nakit akışı verilerine bakıldığında, hem hisselere, hem de bonolara olan para akışının hala durmadığını gözlemliyoruz. Uzun bir süreden beri bu nakit akışının devam ediyor olması, Japonya’nın genişleyici para politikansın devamını çağrıştırıyor. Bu da Dolar’ın daha da değer kazanması için bir neden olarak görülebilir. Bu noktada teknik olarak 121 civarındaki direnç seviyelerinin test edilebileceğini düşündüğümden, düşüşlerde alım yapmak faydalı olabilir.

Dün Dolar Faizlerinde yaşanan belirgin yükseliş altını düşüşünü tetiklemiş olsa da, faizleri yükselten faktörler ve sonuçlarına bakıldığında altın yukarı yönlü bir düzeltme yapmak isteyebilir. Dün itibarıyla uygun alım seviyelerine ulamış olan altının bugün düşüşleri takiben alınması, yükselmesini beklediğim emtialarla birlikte olumlu bir strateji olarak düşünülebilir. Bu noktada Çin’in bugün yükselişle senası tamamlanması da altının yükselişini tetikleyecek diğer bir unsur olarak göze çarpıyor.

Stoklardaki yükseliş nedeniyle bugüne kadar gerilemiş petrolün stoklarda bir azalma olsa bile bundan sonra daha az gerileyebileceğini gösteren bir çok unsur var. Bunlardan en önemlisi petrolü elde tutma getiri beklentisi olarak tanımlanabilen, emtianın ihtiyati getirisidir. Stoklarda yaşanan yükseliş devam ederken petrol fiyatının 40 Dolar’ın altına gerilemiş olduğu gerçeğini incelediğimizde, geçen seneler içinde ihtiyati getiri daha düşük olduğu dönemlerde bile petrolün daha yüksek fiyatlarda olduğunu görebiliyoruz. Bugün petrol 39 Dolar’da ve ihtiyati getiri ihtiyacı önceki gerilediği seviyelere yakın bile değil. Bunun anlamı petrolün yakın bir zamanda yukarı yönlü çok belirgin bir yükseliş yapabilecek olmasıdır. Öte yandan petrol fiyatı düşerken, zımni volatilitesinin fiyattan daha belirgin düştüğü bir ortamda düşük fiyatları devam ettirmek gerçekten çok zor gözüküyor. Petrol volatilitelerine bakıldığında geçmişle karşılaştırıldığında bu fiyatlarda hiç bu kadar düşük volatilte olmadı. Olsa da 2000’ler öncesinde mümkündü ancak bugünün dünyasında bu o kadar kolay değil. Bu nedenle petrolde yukarı yönlü belirgin bir hareket görebiliriz.

Çin’in Yuan’ı değişken kur politikasıyla yönetmeye başlaması beraberinde faiz politikasının daha belirgin olacağının işaretedir. Yatırımcıların bu konuda yanlış bir algısı var. Genel olarak Yuan’ın oynak kur politikasıyla yönetilecek olması Dolar’ın düşüş anlamında algılanıyor. Oysa durum bunun tam tersi. Yuan bundan sonra faiz politikalarıyla yönetileceği için, değiştirilebilir bir para birimi olana kadar Çin’in faiz düşürmesi Çin’in büyümesi anlamına gelir. Eğer Yuan değiştirilebilir bir para olsaydı, o zaman Çin2in bugünlerde uyguladığı düşük faiz politikası Yuan’ın değersizleşmesine neden olur ve bu da Dolar’ı düşürürdü. Ancak dediğim gibi Yuan’ın değiştirilebilir olmayışı her şeyi farklı kılıyor. Bu nedenle, Çin tarafında oluşan gelişmeleri yanlış okumamakta fayda var. Bütün Bu gelişmeler yaşanırken, son iki gün boyunca Dolar faizlerindeki düşüşün durmasıyla paritedeki yükseliş de durdu. Öte yandan hisse senedi piyasalarının yükselişi de Dolar’ın ilerleyen günlerde biraz daha yükselmesine neden olabilir. Dün Almanya’dan açıklanan IFO verilerinin beklentilerden daha olumlu olup, ABD’den gelen verilerin karmaşık bir görüntü arz etmesi paritenin de yönsüz kalmasına neden oldu ancak dünün ardından bugün ABD’den açıklanacak dayanıklı tüketim mal sipariş velileri beklentilerin üzerinde olursa yükselişlerde paritede satış demeleri yapılabilir.

Sterlin/dolar paritesi bugünlerde hisse senedi piyasalarını ve Dolar endeksini takip ederken aynı zamanda Euro/sterlin paritesindeki değişimlerle de karşılıklı olarak etkileşiyor. Dolar faizlerindeki düşüşün durmuş olması ve Çin’in yeni kır politikasının etkileri Dolar’ı yükseltirken, aynı zamanda Dolar olumlu açıklanan ekonomik verilerin de pariteyi baskılaması mümkün. Öte yandan Euro/sterlin paritesindeki onca yükselişin ardından çok hafif bir gerileme yaşanmış olması bu paritenin hemen düşmeyeceğine işaret olduğu için seans içinde Dolar olumlu veri akışlarının Sterlin/dolar paritesi üzerinde de satış baskısı yaratabileceğini düşünüyorum.

Dolar faizlerinin yükselmiş olup aynı zamanda hisse senedi piyasalarının bugün itibarıyla yükselmeye başlamış olması genel havanın geçen haftakine yaklaşmaya başlamış olmasıyla Dolar/yen paritesinde de yükselişler görülmekte. Diğer yandan Japonya’dan açıklanan verilerin geneline bakıldığında ve Asya’da baş gösteren durgunluk düşünüldüğünde Japonya Merkez Bankasının para basmaya devam edecek olması Yen’in zayıflamasına neden olabiliyor. FED’in Eylül ayında faiz artırımı yapmayacak olduğu artık neredeyse kabul gören bir beklenti olduğundan artık Aralık ayında faiz artırmak için nedenler daha da belirginleşti. Bu da paritenin dalgalı seanslar eşliğinde bir süre 121 seviyesine kadar yükselmesine neden olabilir. Bu ortamda düşüşlerde alım yapmanın faydalı olabileceğini düşünüyorum.

Piyasalarda son iki seanstan beri normalleşme süreci yaşanırken, hisse senedi piyasalarındaki yükselişin aksine altın fiyatları dün yükselmedi, aksine geriledi. Bunun nedeni Dolar’ın Çin’deki yeni kur politikasının Dolar’ı güçlendirip, bunun da altını düşürebilecek olmasındandır. Oysa Çin’in yeni kur politikası emtialar olan talebin artışını beraberinde getireceği için, son birkaç haftanın aksine, deflasyonist beklentiler bir süreliğine geride kalabilir. Bu da altının yükselmesi anlamına gelir. Dolayısıyla gecikmeli olarak altın fiyatlarının bir şekilde hisse senedi piyasalarını takip ederek yükselmek isteyeceği anlamına geliyor.

Hisse senetlerinde yaşanan düşüşün durması, Dolar faizlerinin yeniden yükselmesiyle teyit edilince petrol fiyatlarını yükselme beklentisi artıyor. Bugün ABD’den açıklanacak petrol stok verileri ve dayanıklı tüketim mal siparişleri eğer petrolün yükselmesine yönelik açıklanırsa, yani petrol stoklarında hafif de olsa bir geri çekilme ve/veya dayanıklı tüketim mal siparişlerinin beklentiler dahilin de de olsa yükselmesi petrolde kısa vadeli alım dalgasının başlayabileceğine işaret olabilir. Bu urumda düşüşlerde alım denmeleri yapmak doğru strateji olabilir.