Forex Yorumları

Geçen hafta ABD’den açıklanan istihdam verileri işsizliğin azaldığını göstermiş olsa da, istihdama katılım oranının sabit kalması ve tarım dışı istihdam verilerinin beklentilerin oldukça altında kalması, düşük ücretli ve tercih edilmeyen istihdamın artmasına neden olduğunu gösterdi. Bu durum insanların iş konusunda genellikle çaresiz bir şekilde istemediği işlere girdiğini gösterirken aynı zamanda gelirlerin azalmasına da neden olabilecek bir durumu yansıtıyor. Bugünlerde ABD’de takip edilmesi gereken çok önemli iki konu var. Birincisi tüketici güveni ve kişisel gelirler. Kişisel gelirler çok az da olsa bir miktar yükselmiş olsa da, artışın enflasyonun altında kalmış olması Dolar olumsuz bir durum. Zaten bütün bunların doğruluk payı geniş olduğu için istihdamın yükseldiğinin açıklandığı bir günde Dolar faizleri geriledi. Bu gelişmelerin ışığı altında Fed bu sene Aralık ayında faiz artıracak olsa bile, ilerleyen dönemde faiz artırımlarının çok uzun süreçlere yayılacağını ima eden açıklamalarda bulunabilir. Öte yandan hisse senedi piyasalarında düşük gideceği umulan faizler nedeniyle bir miktar toparlanma görülebilecek olduğundan, seans içinde Euro/dolar paritesindeki düşüşler alım fırsatı olarak kullanılabilir.

İngiltere’den açıklanan verilerin geneline bakıldığında olumsuz bir gidişata işaret etmekten uzak rakamların geldiğini geçen hafta gördük. Açıklanmış rakamlar imalat sektörünün sadece beklentilerden daha yavaş büyüdüğünü gösterirken, diğer ekonomik veriler de aynı şekilde açıklandı. Fed’in bu sene faiz artırabilecek olması yanında İngiltere Merkez Bankası’nın da aynı şekilde faiz artırabilecek olması ve Euro/sterlin paritesinin son birkaç seanstan beri anlamsız bir şekilde yükselmiş olması, Sterlin/dolar paritesinin düşüşlerde alınması gerektiğini ortaya koymakta. Bugünlerde Dolar satacaksanız, alınacak en iyi para Sterlin olabilir.

Dolar faizlerinin hafta sonuna girerken düşmüş olmasının ardından Dolar/yen paritesinin düşme eğiliminde kalması normaldi. Ancak asıl normal olmayan, Cuma gününden önceki seanslarda Dolar faizleri yükselmeye devam ederken, paritenin belirgin bir gerileme çabası içinde olmasıydı. Oysa Japonya’dan açıklanan veriler ve Çin’den gelen veriler dünyanın sırasıyla üçüncü ve ikinci en büyük ekonomilerinin yavaşlayabileceğini gösteriyor. Dolar/yen paritesindeki düşüşün anlam bulmuyor olması aynı zamanda Sterlin/dolar veya Euro/dolar paritesindeki gerilemelerden de kaynaklanıyordu. Eğer Dolar gerçekten gücünü yitirdiyse ve Dolar faizlerindeki düşüş devam edecekse, o zaman Euro/dolar, hatta özellikle de Sterlin/dolar paritesinin çok belirgin düşmemiş olması gerekirdi. Bu notlardan yola çıkarak Dolar/yen paritesinin bugünlerde kısa vadeli bir yukarı hareket yapması normal olabilir ancak Dolar’ın genel olarak kısa süreli bir gerileme yaşayacağını düşündüğümden Dolar/yen paritesinde oluşabilecek olası yükselişlerin oldukça sınırlı kalabileceğini düşünüyorum.

Dünyada hisse senedi piyasaları gerilemeye devam ederken, Asya ekonomilerinde görülen belirgin yavaşlama emtia fiyatlarını baskılarken bu durum altın fiyatlarının da gerilemesine neden oluyor. Oysa borsalarda yaşanan düşüşler, gerileyen faizler eşliğinde olurken ve bu arada VIX endeksi yükselirken, sırf emtia fiyatları geriliyor diye altının gerilemeye devam etmesi pek kolay olmayabilir. Bugünlerde Dolar’ın küresel ölçekte genele yayılan bir düşüş olursa, bundan bütün varlıklar yararlanacaktır. Hisselerin yeniden yükseleceği gibi altını da yükselme denemesi yapması ve bunun düşünülenden daha yakın bir zamanda gerçekleşebilecek olması, düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmenin gerekli olduğunu gösteriyor. Kısacası eğer Dolar gerilerse, altında 20 Dolar üzerinde bir yükseliş beklemek mümkün.

Petrol 46 Dolar civarındayken Dolar endeksinin oldukça belirgin yükseliş ardından petrolün çok düşük kaldığını ve buna karşın Dolar’ın genel olarak çok yüksek kaldığını söylemek mümkün. Çin’in ekonomik büyümesinin bu sabah itibarıyla aşağı yönlü yüzde 0,1 puan düşürülmüş olması çok belirgin olmasa da, bu durumun petrol fiyatları üzerinde baskı yarattığını bilmekte fayda var. Ne var ki, Çin’in ekonomisini büyütmek üzere önlemler almaya devam etmesi ve bunu yaparken de faiz politikalarına sarılabilecek olması sermaye hareketlerinin artacağına dair beklentileri güçlendiriyor. Bu da Çin’de yaşanan durgunluk sürecinin belki de daha kısa olabileceği anlamına geldiğinden, hisse senedi piyasalarında kısa süreli de olsa bir miktar yükseliş olabilir. Bu da beraberinde petrol fiyatlarının bugün de dahil olmak üzere, hafta boyunca yüksek kalabileceğini gösteriyor. Bu nedenle düşüşlerde alım yapmak faydalı olabilir.

Dün Avrupa Merkez Bankası’nın açıkladığı faiz kararı sonrasında yapılan basın toplantısında AMB’nin parasal genişlemeyi 2016’nın da ötesine taşıyarak artırabileceğini ve yakın bir dönemde deflasyon riskinin belirebileceğini söylemesi Euro üzerindeki baskının artmasına neden oldu. Öte yandan ABD cephesinden gelen hizmet sektörü büyüme verilerinin beklentilerden de olumu açıklanması paritenin daha da düşerek bir ara 1,11’in altına kadar gerilemesine neden oldu. Bu gelişmeler olurken piyasa geçmişte gerçekleşmiş olayların bugünkü verilere yansımasını değil, mevcut durumun ilerde nasıl şekillenebileceğiyle ilgili beklentilere göre hareket edecek olursa, paritenin düşüşü durulabilir. Hisse Senedi piyasalarında yaşanan düşüşle birlikte VIX endeksinin yüksek kalması ve daha da önemlisi Dolar faizlerinin açıklanan verilere rağmen yükselmemiş olup, hatta gerilemiş olması, beklentilerin çok parlak olmadığına işaret ediyor. Bu nedenle bugün istihdam rakamlarında oluşabilecek en küçük bir olumsuzluk, düşüşleri takiben paritenin yeniden yükselebileceğine işaret olabilir.

Son dönemde İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin geneli Sterlin olumsuz gelmeye devam ederken verilerin bozulan bir ekonomiye değil, daha çok büyümesi yavaşlayan bir ekonomiye işaret etmesi Sterlin’in Dolar karşısında direnmesi anlamına gelebilir. Bir süredir zaten gerileyen Sterlin/Dolar paritesinin bulunduğu seviyelerin altına gitmesi durumunda 1,52’nin altında ağırlaşan bir satış baskısına girebilir. Ne ver ki bu teknik görünüm, yukarda bahsettiğim göreceli olumlu görünümle uyuşmaz. Bu nedenle paritenin bugün 1,51-1,52 civarında belirgin şekilde destekleneceğini düşünüyorum. Eğer bugün akşamüstü ABD’den açıklanacak istihdam verileri olumlu gelmez, yani orta karar gelirse, bu direniş pariteyi yatay tutar. Eğer istihdam verileri biraz olsun olumsuz bir duruma işaret ederse, paritenin 1,54’e yaklaşabileceğini düşünüyorum.

Dün ABD’den açıklanan ekonomik verilerin oldukça olumlu açıklanmış olmasına karşın Dolar faizlerinin düşüşü, Dolar/Yen paritesinin de gerilemesine neden oldu. Oysa Japon ekonomisiyle ilgili gelen verilerin genel olarak Yen olumsuz olması, ve hatta son günlerde Çin’deki gelişmelere bağlı olarak Japonya Merkez Banaksı’nın ilerleyen dönemde parasal genişlemeyi daha da artıracak olması paritenin yükselmesine neden olması gerekirdi. Ne var ki, hisse senedi piyasalarındaki satış baskısının devamı, paritenin olası yükselişini şu aşamada engelliyor. Bugün hisse senetleri genel olarak yatay seyredebileceğinden, paritenin düşüşü durulur ve durulduğu aralıklardan itibaren yukarı yönlü bir hareket başlayabilir.

Altın fiyatları düşen faizlere ve yüksek kalan VIX endeksine rağmen yükselmekten kaçınıyor. Bunun temel nedeni emtia fiyatlarındaki genele yayılmış düşüş algısından kaynaklanıyor. Küresel ölçekte Çin önderliğinde oluşabilecek bir talep düşüklüğü küresel dezenflasyon riski yarattığından altın almak biraz zor olabiliyor. Dolar’ın son günlerde yapmış olduğu yükselişe rağmen altında kısa süreli de olsa gerilemelerin yaşanmamış olması alım yapmak için biraz beklemek gerekliliğini ortaya koyuyor. Bu nedenle seans içindeki düşüşler kısa vadeli ancak aynı zamanda kısa metrajlı ve stoplara riayet eden alım denemeleri yapmak faydalı olabilir.

Bu hafta ve önceki haftalarda açıklanan petrol stok verilerinin yükselmeye devam etmesi ve taşıma getirilerinde yaşanan düşüş petrolün daha da düşmesini gerektirir. Bugünlerde petrolü yukarıda tutan tek unsur OPEC’in olağan üstü toplanarak üretimi azaltabilecek olmasıdır. Bu olmadığı sürece petrol düşmek ister. Dolar’ın son günlerde yapmış olduğu yükseliş ve hisselerdeki düşüşe rağmen petrolün bugün için yüksek kaldığını söylemek gerek. Bu durumda hisse senedi endeksi alıp, petrol satmak faydalı olabilir.

Son iki gündür ABD’den açıklanan verilerin, son haftalarda gelen ve oldukça Dolar olumlu verilere göre biraz daha az olumlu geldiğini görüyoruz. Bu gelişmelerin Dolar faizlerinin yükselişinin önünü kesmesine rağmen Dolar’ın değer kazanma eğiliminin artması Euro/Dolar paritesinin baskı altında kalmasına neden oluyor. Bunun ardındaki nedense bugün Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) vereceği faiz kararının beklentisiyle ilgili belirsizlik. Ne var ki AMB’nin faiz politikasında sürprizleri sevmemesi, bugün herhangi bir değişimin olabileceğine dair bir beklentinin gereksiz olduğunu düşünüyorum. Bu noktada olası bir ek parasal genişleme olmaması veya buna dair bir beklentinin oluşmayacağı, paritenin düşüşlerinin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor.

İngiltere’de imalat sektörünün büyümesinde görülen yavaşlama, zaten yükselmekte olan Dolar karşısında Sterlin’in bir miktar gerilemesine şahit olduk. 1,58’li seviyelerden itibaren başlattığı düşüşün 1,52’li seviyelere gelmesinin ardından hemen bir düzeltme gelmesi beklenmiyor. Zira bu seviyelere olan hareketin çok yavaş ve kararlı olmasının ardında haklı nedenler var. Genel olarak Sterlin faizlerinin yükselmekten uzak olması ve İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin heyecanlandırıcı rakamlarla gelmeyişi paritenin şimdilik aşağı yönlü hareket etmesine neden oluyor. Ancak yükselen emtiaların etkisi bir noktada Dolar üzerindeki satış baskısını gecikmeli de olsa beraberinde getirebileceğinden, düşüşlerde alım denemeleri yapmanın faydalı olabileceğini düşünüyorum.

Hafta başından beri açıklanan ekonomik verilerin neredeyse tamamı Yen olumsuz gelmesinin ardından bu sabah saatlerde açıklanan satın alma müdürleri endekslerinin beklentilerin üzerinde olması Yen’in değerlenme sürecine işaret ediyor. Ne var ki hafta başından düne kadar açıklanan ve öncü gösterge niteliğine sahip bazı verilerin düşmeye devam etmesi ilerleyen gün ve haftalarda Japon ekonomisiyle ilgili kaygılara neden olabilir. Öte yandan Asya ekonomilerinde görülen zayıflamanın etkisinin Japonya üzerinde direkt olumsuz etkiye neden olabileceği gerçeği düşüşlerde paritenin alınmasını gerekli kılabilir. Bu noktada Dolar faizlerine de bakmak gerekir. Eğer Dolar faizleri düşmeye devam edecek olursa, bu durumda Dolar/Yen’de olabilecek yükseliş hareketi oldukça sınırlı kalır.

Önceki haftaya göre yükselmeye devam etse de emtia fiyatlarının son birkaç günden beri geriliyor olması altının yükselişlerinin de sınırlı kalmasına neden oluyor. Özellikle de enflasyona işaret eden verilerin küresel ölçekte aşağı yönlü hareket etmesi ve faizlerin yükselmekten uzak durması altının düşme nedenlerini iyi açıklıyor. Öte yandan Dolar’da ne olduğu da son günlerde önem taşımakta. Eğer Dolar yaptığı son birkaç günlük değer kazanımının ardından bu kazanımların bir kısmını geri verecek olursa, altının olası düşüşleri takiben yeniden talep göreceğini söylemek mümkün. Ancak olası alımların sınırlı bir zaman ve sınırlı metrajda olabileceğinin altını da çizmekte fayda var.

Hafta başında OPEC’in üretim azaltmak üzere toplanabileceğinin açıklanmış olması ardından son iki seanstan beri petrolün düşmüş olduğunu gözlemliyoruz. ABD’den açıklanan petrol stoklarının petrol birikimlerini artırmaya devam etmesi zaten hafta başından beri vurguladığım taşıma getirilerini artıyor. Bu da kısa vadede petrole olan talebin daha da azalmış olduğunun altını çiziyor. Bu noktada seans içinde oluşabilecek düşüşlerin kısa vadeli alım fırsatı olarak değerlendirilmesi mantıklı olabilir ancak bunlar olurken, hisse senedi piyasalarına dikkat ediniz. Eğer hisselerde düşüşler devam edecek olursa, alım pozisyonları riskli olmaya başlar.